Çarşamba, Ekim 11, 2006

Haftanın günleri yedidir yedi...

Ofiste bir sürü can sıkan ve sinir bozan işin arasına, arada bir eğlenceli anlar sıkıştırabilmek ne güzel... 'Haftasonunun haftanın sadece iki gününü kapsamasıyla nasıl başa çıkmalı?' sorusuna ofisimizde getirdiğimiz çözüm de bu nadide anlardan birisi oldu benim için. Madem pazartesi sendromuna pazar akşamından girilebiliyor, cuma moduna neden perşembeden girilmesin ki, değil mi efendim. Çok sevgili grafikerimizin elindeki maket bıçağıyla her zamanki kesip biçme işlemlerini yaparken 'Kemalciim bak salatayı doğrama işini bitirmek üzereyim, sosu da koydum mu bitmiş demektir' demesiyle başladı her şey. Ev partisi hazırlığımız o gün boyu sürdü. Ancak ilk başta zararsız gözüken bu motivasyon çalışmasının ofis ahalisini fazlasıyla sarıp da şizofreniye yol açmasından korkar oldum. Düşünsenize günleri birbirine karıştırmış, daha da beteri haftanın üç gününü cuma, kalan dört gününü cumartesi sanan çalışanlara sahip bir işyerini... Tamam motivasyon yerindedir de, işler nerede olur bilemem!

2 Comments:

Blogger polente said...

ahahah mirim,
kesin çoko-prensi başının altından çıkmıştır bu salata hadisesi, tamam siz hazırlanın ben de üzerime rahat bişiyler alıp geliyorum .

10:36 ÖÖ  
Blogger eda kemal said...

Ahhahah evet azizim nerden de bildiniz. Kendisi sürekli yok şunu şöyle pek güzel yaparım, şu yemeğim de tadından yenmez diye caka satıp duruyor ama bir icraatını görmedik henüz. Yapa yapa maket artığından salata yapıp onu yedirdi alacağı olsun. :P Bekliyoruz sizden daha güzel icraatlar efendim. Üzerinize rahat bişiler almışken hazır mutfağa el atın bi...

11:15 ÖÖ  

Yorum Gönder

<< Home